Pazar, Ocak 13, 2013

Vişne Likörü



      Yazın gelmesini heyecanla beklememin en önemli etkenlerinden biridir "Vişne". Sıcaklarına bile onun uğruna tahammül edebilirim. Dondurmasını mı yesem, likörünü mü yapsam? Pastaya, keke mi koysam? Aklımı karıştırır bu lal renkli meyve. Vişneyle olan tanışıklığım, sevgili anneciğimin vişne reçeli yapmak için, o güzelim bakır tencerelerin içine bir sıra şeker, bir sıra vişne dizmesini seyrederek başladı. :) Babamın sepetlerle getirdiği en az beş kilo olduğunu tahmin ettiğim sepeti  eline alır, masanın üzerine naylon bir örtü örter, sonra da bir kaç saç firketesi alır ve başlardı tek tek çekirdeklerini çıkarmaya... Anneciğim; keşke o zamanda, bu iş için dizayn edilmiş çekirdek çıkarma aleti olsaydı da saatlerce o masanın başında çile çekmeseydin. :( Bu arada masanın başına oturmamız için kaşıyla, gözüyle bir kaç hareket yapar, sesimizi çıkaramadan, kardeşim ve ben de yanına ilişirdik. :) Sonra da, başlardık annemin herhangi bir sebeple masadan kalkmasını beklemeye... Neden diyeceksiniz? Her kat vişne yerleştikten sonra, Melahat Sultan eline hiç acımadan şekeri döker, o güzelim lal rengi vişne suyu, şekere karışır veeee:)) Bize, "Ye beni" derdi. :) Onca emek verilirken, hem ayıkla, hem ye olmayacağı için, gizlice birkaç tanesini aceleyle mideye indirir, sonra da delilleri ortadan kaldırmak adına ağzımıza yüzümüze bulaşmış mı diye, usulca aynaya bakmayı da ihmal etmezdik. Velhasıl güzel günlerdi.:) Vişnelerin ayıklanması bitince, bir kısmı reçellik, bir kısmı likörlük olmak üzere ayrılır ve yapılmak üzere sıralarını beklerlerdi. :) Bahariye'deki evimizin arka balkonu, sıra sıra kavanozlarla donanırdı her yaz. Kışın ayva, portakal... Yaz gelince vişne, şeftali, kayısı... Ah be anneciğim! şimdi ben de yapıyorum ama, reçellerin tadı, o günkü gibi değil... Vişne likörünü anlatmadan, küçük bir hatıramdan daha bahsetmek isterim sizlere, eskiden bayramlarda, gelen misafire badem ezmesi, ya da lokumla birlikte Vermut ikram etmek usuldendi. :)
        Bir kaseyede badem şekeri konulur, evdeki çoluk çocuğun şekerliğe fazla el uzatması engellenirdi. :) Sanıyorum 11-12 yaşlarındaydım... Yine bir bayram için hazırlıklar yapılmış; şekerler şekerlikteki yerini almış, Vermut likör şişesinin içine aktarılmış ve büfedeki köşesine kurulmuş, dolmalar, börekler buzdolabını her açışımda gülümsüyor... Kısacası; bayram gözümüzde gönlümüzde başlamış... Ağabeyim Hasan'la gözümüz vermutta, biraz istiyoruz "Hayır" diyorlar. Ne yapalım, annemler yatınca tadacağız... Başka yolu yok! Annemler yattı... Biz büfeye... Biraz sen, biraz ben derken şişede eksik akıl almaz boyutta... Çözüm lazım...
"Üstüne koyarız suyu olur" dedik, aklımızca...:) Ertesi gün bayram, yakınlarımız yavaş yavaş, ziyarete gelmeye başladılar. Tabii ki... İkramlarda... İçen yüzünü buruşturuyor. Annemler olayı çözmek için tadına bakınca, bizim foya çıktı ortaya.:) Bari inkar etmeyelim değil mi? :))) 

        Bu tarif; Melahat Sultan'ın tarifine birkaç ekleme ile yapıldı. Seveceğinizi tahmin ediyorum. Sabır bu güzel içeceğin baş malzemesi.:)

Malzemeler:

- 1 Kg Vişne
- 3 Su bardağı Toz şeker
- 70 cc Votka
- 2 Çubuk Tarçın
- 1 Adet Muskat
- Küçük bir parça Havlıcan
- 7-8 Adet Kakule
- 10 adet Karanfil

Yapılışı:

* Vişneler yıkanır ve ayıklanır.
* Cam bir şişenin içine bir kat vişne, bir kat şeker döşenir ve temiz bir tülbente sarılan baharat malzemeleri (tarçın, muskat, havlıcan,kakule, karanfil) içine bırakılır.
* Çok güneş alan bir ortamda 15 gün kadar bekletilir. Günde bir sefer çalkalanması şekerin erimesine yardımcı olur.
* İlk fermantasyonu bu süre içinde gerçekleşen, ve şekeri eriyen vişnelerin üzerine, votka ilave edilmelidir.
* Votkanın katılması ile birlikte, kavanoz mutfağınızın en karanlık köşesine kaldırılmalı ve en az 2,5 ay süreyle açılmamalıdır.

Bu yıl yaptığım vişne likörü, 13 Temmuz 2012' de şekere yatırıldı. 10 Ocak 2013'de ortaya çıktı. :) Meraklılarından çok iyi korundu.:)

AFİYET OLSUN. :)

4 yorum:

  1. harika bir tarif vermişsiniz ellerinize sağlık :) en sevdiğim likör vişne likörüdür, ileride Türkiye'ye döndüğümde ben de yapıp meraklılardan itinayla koruyacağım inşallah :)

    YanıtlaSil
  2. Ben de şimdiden ellerinize sağlık diyorum.:) Emin olun! :)))Meraklılarından koruma konusunda,tariften daha yoğun güç sarfedeceksiniz:) Afiyet Olsun.

    YanıtlaSil
  3. Nilgün bloğun hayırlı olsun. Likör tarifin nefis ama bizim evde alkollü bir içeceğin o kadar süre dokunulmadan durması çok zor. :)) Benim de yemek ve kitap bloglarım var, beklerim.
    www.festigan.blogspot.com
    ilhanucer.blogspot.com

    YanıtlaSil
  4. İlhan:) O iş bizde de çok zor ama, mutfak tezgahının altında bir kuytu köşe yarattım ve üzerine tarih atıp, bebek kundağı gibi sarıp sarmalıyorum:)))

    YanıtlaSil